Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürümüz Ahmet Güldal, fındığın ülkemizin en değerli tarım ürünlerinden biri olduğunu ve TMO’nun 12 defa fındık alımı yaparak üreticiyi yalnız bırakmadığını belirterek “Üreticide şu an ürününü bir miktar bekletme eğilimi var. Burada üreticimizin piyasa şartlarını zorlayıp öncelikle TMO’nun fiyatlarını esas alarak değerlendirme yapmasını istiyoruz. Onun altındaki fiyatlardan ürün satmasını istemiyoruz. Ülke genelinde 3 bin tonun üzerinde alım yaptık ve alımlarımıza 47 noktada devam ediyoruz. Daha hasadın ilk ayındayız. TMO olarak 31 Aralık tarihine kadar üreticimizin ürününü almak için açık olacağız. Onların hizmetinde olacağız.” dedi.
Genel Müdür Güldal, Doğu Karadeniz Bölgesi ziyaretleri kapsamında bulunduğu Ordu Merkez Deposunda basına bir açıklama yaptı.
Açıklamasında Trabzon’la başlayan ve Samsun’la sona erecek olan Doğu Karadeniz programında bölgenin tüm alım yerlerini görme, izleme, çalışan arkadaşları ziyaret etme ve üreticilere beraber olmayı amaçladığını belirten Güldal TMO’nun 12. defa fındık alımıyla görevlendirildiğini, yetkinliği, donanımı, tecrübesi ve birikimiyle bu süreçte bazen yüksek tonajlarda bazen de daha az fındık alarak piyasayı regüle ettiğini dile getirdi.
“TMO’NUN AÇIKLADIĞI FİYAT; REFERANS FİYATTIR”
TMO’nun görev alanına giren başta hububat ve bakliyat olmak üzere fındık, kuru kayısı ve kuru üzüm gibi ülkemiz için değerli olan diğer ürünlerde de bir referans fiyat açıklama ihtiyacı olduğu zaman bunu yerine getirdiğine değinen Güldal “Bu fiyatı açıklarken üreticinin sattığı fiyatın, bizim referans fiyatımızın altına düşmesini engellemeyi amaçlıyoruz. Bu fiyat; sigorta fiyatıdır, referans fiyattır, taban fiyattır. Piyasada bunun üzerinde oluşacak her türlü fiyatlandırma, Tarım ve Orman Bakanlığımızı da TMO’yu da memnun eder.” şeklinde konuştu.
“TMO OLARAK 31 ARALIK TARİHİNE KADAR ÜRETİCİMİZİN ÜRÜNÜNÜ ALMAK İÇİN AÇIK OLACAĞIZ”
Ülkemizin en değerli tarım ürünlerinden biri olan fındığın 2,3 milyar dolarlık rakamla tarımsal ihracatta önemli bir yeri olduğunu hatırlatan Güldal fındıkta özellikle son yedi senede hem üretim miktarını hem de ihracat değerini yükseltip süreci bölgeyle birlikte yönettiklerini belirterek “Geçen sene fındık piyasası, bir süre sonra geçtikten sonra hareketlenmişti. Bu yıl da üreticide böyle bir bekletme eğiliminin var olduğunu görüyoruz. Çünkü piyasanın biraz daha yukarı çıkabileceği beklentisi var. Bunu da memnuniyetle ve saygıyla karşılıyoruz. Burada üreticimizin piyasa şartlarını zorlayıp öncelikle TMO’nun fiyatlarını esas alarak değerlendirme yapmasını istiyoruz. Onun altındaki fiyatlardan ürün satmasını istemiyoruz. Bu yılki alım döneminde ülke genelinde 3 bin tonun üzerinde alım yaptık ve alımlarımıza 47 noktada devam ediyoruz. Daha hasadın ilk ayındayız. TMO olarak 31 Aralık tarihine kadar üreticimizin ürününü almak için açık olacağız. Onların hizmetinde olacağız.” dedi.
“ÜRETİCİLERİMİZ, ÖDEMELERİN 45 GÜN SONRA YAPILACAĞINA DAİR AÇIKLAMALARA İTİBAR ETMESİN”
Genel Müdür Güldal, ödemeler konusunda yapılan manipülasyonlarla ilgili olarak şunları söyledi:
“2024 yılında sadece fındıkta değil bütün ürünlerde fiyat açıkladıktan sonra 45 gün içerisinde ödemeleri yapacağımızı açıklamıştık ama hiçbir üründe 45 güne kalmadık. Genellikle 20-21 günde, 30’lu günler içerisinde ödeme imkânı bulmuştuk. Fındıkta da aynı açıklamayı yaptık, ancak bu konu kamuoyunda manipüle edildi. Buna karşılık ödemelerin 45 gün sonra değil 45 gün içerisinde yapılacağına dair açıklama yaptık. Nitekim fındık alımına 19 Ağustosta başlamıştık. 31 Ağustos tarihi itibariyle TMO’ya ürün teslim eden üreticilerimizin ürün bedellerini 2 gün önce yatırdık. Dolayısıyla 11 ila 21 gün arasında ödeme yapmış olduk. Bu süreç yine böyle devam edecektir. Bu noktada üreticilerimiz, ödemelerin 45 gün sonra yapılacağına dair açıklamalara itibar etmesin.”
Kokarca zararlısıyla ilgili bu sene önemli bir handikapın var olduğu, son iki yıldır Bakanlığımıza bağlı il ve ilçe tarım müdürlüklerimizin bu konuda tedbir anlamında bilgilendirici ve eğitici birçok çalışma yaptığına dikkat çeken Güldal “Geldiğimiz noktada fındık üretilen bölgelerin bir kısmında genellikle 300-400 rakımın altındaki yerlerde fındık kokarca popülasyonunun yüksek olduğunu görüyoruz. Bu anlamda bu hassasiyetin gelecek sene çok daha yüksek tutulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuyla ilgili zaten bölgede birçok çalışma yapıldığını biz biliyoruz. Bu yıl Doğu Karadeniz’de yaşanan problemin önümüzdeki yıllarda Batı bölgelerinde de görülme ihtimali var. Şu an burada oluşan hassasiyetin aynısının orada da devam etmesi lazım. 2025 yılında böyle bir problemin yaşanmaması için Bakanlığımız, STK’lar ve üreticilerimizle beraber gerekli tedbirleri alarak topyekûn mücadeleyle bu problemi siler atarız.” diye konuştu.
